Burası,Küba’nın turistik kentlerinden bir tanesi Trinidad.Küçük bir yer olmasına rağmen UNESCO tarafınsan koruma altına alınmış.Değerleri korunmuş,yapıları eski İspanyol mimarisini hatırlatıyor.
Tirinidad Gezi Rehberi
Cristof Colomb, okyanusu geçince ilk kara parçasına baba-oğul-kutsal ruh adını vereceğini söylemiş.Tirinidad‘ı keşfettiğinde de bu ismi vermiş, isim İspanyolca üçleme anlamına geliyor.
Evleri rengarenk, içerisindeki eşyalar antika.Televizyonlar olmasa hangi çağda olduğunuzu unutabilirsiniz.

Yerel halkının geneli güler yüzlü olmakla birlikte, meydanlar turist merkezi olduğu için size bir şeyler satmaya çalışan, sürekli para isteyen çocuklarla da karşılaşabilirsiniz ancak istisnalar kaideyi bozmaz, Tirinidad halkı güler yüzlü sayılır.Kapı önlerinde el işi örgüler yapıp satan insanları gördüğünüzde samimiyetlerine inanacaksınız.
Sokakları Arnavut kaldırımı ve dar olduğu için araç girmesi çok zor.Orada ulaşımı taksiyle ya da bisiklet kiralayarak sağlayabilirsiniz.Ancak şehir küçük olduğu için ulaşımı yaya olarak yapmakta da hiçbir sakınca yok.
Trinidad’da Neler Yapılır
Şehirde beş meydan var ,müzeler, tepeler, kiliseler, bunların hepsini gezebilirsiniz.Soluklanmak içinde kafelerde Trinidad spesiali olmuş rom kokteyli içebilir, aynı zamanda da canlı müzik dinleyebilirsiniz.Kokteyl rom, limon, buz, su ve baldan oluşuyor.Müze girişleri, taksiler, içecekler, yemekler oldukça uygun.Müzelerin çıkışında sokaklarda, hediyelik eşya satan tezgahlar bulabilirsiniz.Fiyatları çok makul, ancak hava kararmadan tezgahlarını toparladıkları için gündüz ziyaret etmeniz gerekecek.Müzelerin olduğu sokakları gezerken tarihin içine atlamış gibi hissedebilirsiniz.Sokak lambaları bile antika.Mutlaka görmelisiniz.
Şehir, Küba’nın üçüncü en zengin şehriymiş.Zenginliğinin kaynağı da,yasa dışı işler,köle tacirliği ve şeker fabrikaları.Bu arada eski trenle şeker fabrikalarını görebileceğiniz bir tur da düzenleniyor, onları da görmek mümkün.
Museo Romantico’nun içinden bir kare.Antika eşyalar el değmeden korunmuş.
Museo Romantico‘dan bir kare.
Değerli eşyalardan oluşan bir toplu fotoğraf.
Trinidad‘da, müstakil evlerini kiralayanlar var, orada konaklamak daha çok hoşunuza gidebilir.20-30 euro civarı ödemeniz gerekiyor.Onun haricinde otel bulmanız da mümkün.
Son olarak ta Trinidad‘ın sahilinden bahsedelim. Burası Karayiplerin bembeyaz kumlarının, turkuaz denizin, değişik kabuklu deniz canlılarının mekanı.Buradan ayrılmak istemeyecksiniz. Ancak sahilde iki tane otel bulunuyor.Başka işletme bulamayabilirsiniz, o yüzden tedarikli gitmek gerekir.Bunlar işin teferruatı, asıl o görüntüyü görebilmek önemli.Tropikal iklimin kendini gösterdiği bu bölgede sahili cennet niteliğinde!
Orada yaşayanlar için hayat şartları birazcık zor olsa da,onlar hallerinden memnun.Geçtiğiniz hemen hemen her evin içinden müzik sesi duymanız mümkün, salsa, cha cha cha, rumba müzikleri sizi mest edecek.Eğlence için mekanlarda mevcut, yemeğinizi uygun fiyata yiyip, danslarıyla, içkileriyle zamanınızın tadını çıkartabilirsiniz.
Ulaşım aracı taksiler, sarı ve mavi plakalı oluyor.Maviler devlet aracı, sarılar şahsi.Devlet taksisine bindiğiniz andan itibaren nereye gideceğinize dair kayıt alır.Şahsi araçlar da yüksek vergi ödemeleriyle bilinir.Turistik otobüsler hariç, orada bulunan her araç yolda araba bekleyenleri almak zorunda.Arabaların geneli de eski Amerikan arabalarıdır.
Bankalarda para bozdurmak istiyorsanız eğer 15:30’dan önce gitmeniz gerekir.Şehirde döviz bulunuyor, ancak pasaportunuz mutlaka yanınızda olmak zorunda.
Trinidad, çok renkli, çok antik, doğal bir şehir.Küba’ya gittiğinizde buraya uğramadan geçmeyin.